Sakız Adası'na Nasıl Gidilir?

Sakız Adası’nın Tarihi

Adanın kuzeybatısındaki Agios Galas ve güneyindeki Emporios bölgelerinde yapılan kazılar sonucu elde edilen eserler, Sakız Adası’nda yaşamın, neolitik çağlardan (M.Ö.6.000) beri var olduğunu gösterir.

Atina ve Sparta şehirleri arasındaki savaşta, Sakız Adası, özerkliğini ve bağımsızlığını koruyabilmek için bazen Atina bazen de Sparta ile işbirliği yapmıştır.
Büyük İskender tarafından işgali sonucu Helenistik etki altına giren Sakız Adası, M.Ö 2.yüzyıldan itibaren Roma İmparatorluğu’nun müttefiki olmuştur ve bu ilişki Bizans dönemine kadar devam etmiştir.
Sakız Adası 9. yüzyılda Bizans İmparatorluğu’nun hakimiyetine girmiştir. Bu dönemde Arap Devletleri’nin akınlarına karşı kaleler ve kale şeklinde köyler inşa edilmiştir. Bizans mimarisinin en önemli eserleri 11. yüzyılda yapılmıştır ve Nea Moni Manastırı bunlardan biridir.

nea-moni-manastiri

Nea Moni Manastırı

Cenevizliler, Sakız Adası ve diğer Ege Adaları ile yoğun ticaret yaptıklarından bu bölgedeki egemenliklerini arttırmak istemişlerdir. Bizans İmparatorluğu’nun Sakız Adası’nı Türk korsanlarına karşı koruyamamasını bahane ederek, Cenevizliler 13. yüzyılın ortalarında adayı ele geçirmişlerdir.
Rodos Adası ve Malta Adası’nın fethinden sonra Osmanlı İmparatorluğu 1566 yılında Sakız Adası’nı himayesi altına almıştır. Damla sakızı ve ipek böceği üretiminde söz sahibi olan Sakız halkına Osmanlı İmparatorluğu tarafından büyük imtiyazlar tanınmıştır. 1854-1885 yılları arasında, Sakız Adası halkı, özellikle denizcilikte, uluslararası konjonktürten de faydalanarak, yeni bir ekonomik gelişme yaşamışlardır. Akdeniz ve Karadeniz limanlarından Avrupa’ya hammadde, Avrupa’dan da kumaş ve diğer hazır mallar taşımışlardır.
1912 yılında, Sakız Adası Yunanistan’a bağlanmıştır. Sakız Adası,1913-1922 yılları arası Anadolu’dan büyük bir mülteci kitlesine ev sahipliği yapar. Bu göçmenlerinin çoğu, Yunanistan’daki başka şehirlere götürülünceye kadar, geçici olarak, liman ve kaleye yerleştirilmişlerdir. Günümüzde, Sakız Adası sakinlerinin oldukça büyük bir kısmı, Anadolu’dan gelmiş o göçmenlerin torunlarıdır.

SAKIZ ADASI DAMLA SAKIZI

sakiz-adasi-sakiz-agaci

Adanın simgesi Sakız Ağacı

Damla sakızı, 10. yüzyıldan itibaren adayı ziyaret eden Avrupalı gezginler sayesinde dünyaca meşhur olmuştur. Sakız damlasının kullanımı 14. yüzyılda adayı işgal eden Cenevizliler tarafından başlamıştır. 16. yüzyılda Osmanlı İmparatorluğu hakimiyetine geçen adada, sakız üreticilerine ve bunu üreten köylere büyük imtiyazlar verilmiştir. Osmanlılar, sakız satışını tekellerinde tutarak adaya ekonomik ve kültürel açıdan büyük katkı sağlamışlardır. Sakız Adası, Osmanlı İmparatorluğu’ndan bağımsızlığını kazanmasının ardından damla sakızı ticareti çok az sayıda bulunan “tüccarların” eline geçmiştir. Bu tüccarlar üreticilerden çok düşük fiyatlara aldıkları damla sakızını büyük kâr sağlayarak, dış tüccarlara yıllar boyunca satmışlardır. Bunun engellenmesi için Yunanistan Devleti tarafından 1983 yılında “Enosi Mastihoparagogon” yani “Damla Sakızı Üreticileri Birliği” kurulmuştur.